Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bakanlık olarak insan kaynakları özelinde bir strateji geliştireceklerini belirterek, “Bunun başlangıç noktasının liyakat tarifi olduğunu gördük. Daima değişen ve teknolojik gelişmelerin her daim etkilediği güç kesiminde bir liyakat tarifi konusunda vazifeye geldiğimiz günden beri kendi içimizde tartışıyoruz, kıymetlendiriyoruz. Güç çalışanlarımızın liyakat tarifinde 3 temel özelliğin bulunması gerektiğini öngördük. Bunlar, kendini ve etrafındakileri geliştirmek, kurum içi ve kurumlar ortası bağlantı idaresi ve tahlil odaklılık.” dedi.
Dönmez, Güç ve Alışılmış Kaynaklar Bakanlığında düzenlenen “Enerji Arama Buluşmaları: İnsan Kaynakları ” çalıştayında değerlendirmelerde bulundu.
Enerji ve Olağan Kaynaklar Bakanlığı olarak en kıymetli misyonlarının ömür kalitesini artırmak olduğunu vurgulayan Dönmez, bu düzey arttıkça beklentinin de arttığını ve kendilerinin daha uygununu yapmaya çalıştıklarını anlattı.
Dönmez, bakanlığın misyon, vizyon, maksat, plan ve siyaset üretimlerinin tek bir ana faktör üzerinde yükseldiğini, bunun da “insan” olduğunu söyledi.
Bir kuruluşun lakin insan kaynağı kadar uygun olabileceğini tabir eden Dönmez, “İnsan kaynağımız derken burada yalnızca bakanlık ve kurumlarını kastetmiyorum. Bakanlık olarak toplam kalite idaresini önemsiyoruz. Geçtiğimiz aylarda bir belgelendirme çalışması da yapıldı. Bakanlık merkez dahil bağlı kurumlarımız kalite evraklarını de almış oldular. Biz tüm bir güç bölümü olarak her noktada insan kaynağımızı ileri götürmek ve geleceğe hazır hale getirmek zorundayız. Bu sebeple bugün sizlerle bir ortaya gelerek, sizlerin görüşlerini dinleyeceğiz. Arkadaşlarımız not alacak. Son 2 seferdir uyguladığımız katılımcılık sürecini burada da işleteceğiz ve yaklaşım evrakımız, görüşler evrakımız ve karar dokümanlarımız de sizlerin görüşüne sunulacak.” diye konuştu.
Çalışanların liyakat tarifinde 3 temel özellik
Bakan Dönmez, elde edilecek çıktılarla hem kendilerinin hem de tüm kesimin stratejisini değerlendireceklerini ve ilgili bakanlıklarla uyum kuracaklarını, üniversitelerle görüşeceklerini belirtti.
Bakanlık olarak insan kaynakları özelinde bir strateji belirleyeceklerini vurgulayan Dönmez, şunları kaydetti:
“Bir stratejide maksat ve o maksada nasıl gidileceği, yani nereye ve nasıl soruları epey kıymetli. Buradan hareketle insan kaynakları özelinde, bir strateji belirlememiz gerektiğini ve bunun başlangıç noktasının ‘liyakat tanımı’ olduğunu gördük. Daima değişen ve teknolojik gelişmelerin her daim etkilediği güç dalında bir liyakat tarifi konusunda misyona geldiğimiz günden beri kendi içimizde tartışıyoruz, kıymetlendiriyoruz. Güç çalışanlarımızın liyakat tarifinde 3 temel özelliğin bulunması gerektiğini öngördük. Birinci olarak kendini ve etrafındakileri geliştirmek. Özetle burada işçimiz değişen teknoloji ve gelişmelere yalnızca kendini adapte etmekle kalmamalı, bulunduğu daire yahut ünitedeki öteki insanların da gelişimine katkıda bulunmalıdır diyoruz. Bunu diğerlerinden beklemeden kendi motivasyonu ile yapabilmelidir. İkinci olarak kurum içi ve kurumlar ortası irtibat idaresi. Devlet olarak vatandaşımızla bağlarımızın aslında uygun olması gerekir. Bu nedenle birçok işimizde devlet sistemini oluşturan onlarca kurum ve tarafla koordine olmamız hayati kıymet taşıyor. Öbür paydaşlara süratlice ulaşan, bahislerine en hakim uzmanların zekasını sisteme süratle entegre edebilen, kendi zeka ve marifetleri kadar tüm Türkiye’nin zeka ve hünerini de sisteme bedel olarak ekleyebilen çalışanlara muhtaçlığımız var.”
Yöneticiler için 5 liyakat kriteri
Bakan Dönmez, son olarak tahlil odaklılığın da 3 temel özellikten biri olduğunu belirterek, “Göreve geldiğimden bu yana söylediğim temel bir kriter var. Verilen bir iş, sağa sola paslanmadan, sorumluluk öbür ünitelere atılmadan çabucak o noktada tahlil bulunmalı, vatandaş kapı kapı dolaşmamalı. Tüm çalışanlarımızın sonuç ve tahlil odaklı olması bu noktada devlet hizmetlerinin kalitesinin artması açısından da değerli.” dedi.
Yöneticiler için de mevcut üç kritere iki yeni kriter eklediklerini kaydeden Dönmez, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bunların birincisi stratejik liderlik. Bulunduğu ünitesi vizyonu ile şekillendirerek kaynakları hakikat yöneten, bütçe ile uyumlu stratejik gayeler ve planlarla ilerleyen bunları devir dönem denetim eden yöneticilere gereksinimimiz var. İkinci olarak karar alma hüneri. Yöneticilerimiz gün içerisinde onlarca karar alıyor. Biz alınan kararlarda, derinlikli karar alma maharetini önemsiyoruz. Yani karar almadan evvel fayda-maliyet, tesir, iç ve dış bakış açılarına hakimiyet, istişareyi aktif kullanma üzere hünerleri bir yönetici için değerli görüyoruz. Güç dalında bir dönüşümü başaracaksak şayet, bu dönüşümde insanımız, bürokratımız, bilim insanlarımız ve tüm çalışanlarımız hazır olmalı. Bu mevzuda bir standart geliştirmek için liyakat tarifimizin birinci taslağını sizlerle paylaştık. Zeki insan kendi aklını kullanan, daha zeki insan ise oburlarının da aklından faydalanan kişidir. Biz de devlet olarak, bu hususta çalışan herkesin zekasından faydalanmayı, ortak aklı harekete geçirmeyi hedefliyoruz.”
