Raporda, “Türk Parası Değerini Müdafaa Hakkında 32 Sayılı Karar’da yapılan değişiklikler kapsamında yenilenmeyen dövize endeksli krediler (DEK) ve daralan yurt içi yabancı para kredi bakiyesi, yabancı para yükümlülüklerdeki azalışta belirleyici oldu. Kur oynaklığı, iktisadi faaliyetteki zayıf seyir ve yatırım hedefli finansman gereksinimindeki azalma nedeniyle yabancı para kredi talebinin gerilemesi de gerçek bölümün açık konumunu düşürücü tesir yapıyor” denildi.
Bankaların likidite yapısına dair göstergelerin de olumlu seyrini sürdürdüğü vurgulanan raporda, şöyle devam edildi: “Olumlu likidite görünümünü koruyan bankacılık dalında, 2018 yılı ikinci çeyreğinden itibaren dış kaynak kullanımı azaldı, dış borç yenileme oranı geriledi. Bu gelişmede bankaların dış borca erişim şartlarından fazla, YP mevduatlardaki artış, iktisadi faaliyette izlenen yavaşlamaya bağlı olarak gerçek bölüm yatırımlarındaki düşüş ile azalan kredi talebi sonucunda YP cinsi kredi büyümesinde yaşanan zayıf seyir belirleyici oldu. Dış borç yenileme oranında, yenilenen sendikasyon kredileri ve yurt dışı menkul değer ihraçlarının tesiriyle bir ölçü artış gözlendi. Vadesi dolan sendikasyon kredileri yaklaşık yüzde 85 oranında yenilendi. Yakın devirde sonlu bir gerileme gözlenen sendikasyon kredilerinin maliyetlerinde yüksek düzeyler devam ediyor.”